Millî Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, Türk Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (TÜSİAD) Yüksek İstişare Konseyi Toplantısı´nda yaptığı konuşmada, ülkelerin küresel ve milli eksenlerinin birbiriyle uyumlu şekilde hareket etmesinin önemini vurgulayarak, 2023 Eğitim Vizyonu kapsamında, her iki ekseni de dikkate alan bir çalışma ortaya koyduklarını belirtti. Dünyada gelecek 20-30 yıl içinde dördüncü büyük kırılmanın yaşanmasının beklendiğini söyleyen Selçuk, bu kırılmanın, ekonomi ve eğitimi yakından ilgilendirdiğini ifade etti.
Selçuk, eğitimin, ekonomi ve demokrasi ile ilerlemesi gerektiğini aktararak "Eğer eğitim kendi bağımsızlığını ilan eder ve iktisadi taraftan kopuk bir şekilde kendi uygulamalarını ortaya koyarsa eğitim kurumu içe kapanık, üretim kapasitesini yitirmiş ölü dokuya dönüşür. Bundan dolayı eğitim kurumunun iktisadi hayatla birebir eşleşmesinde yarar var. Bu eşleşme birebir olmadığında, eğitimin ve ekonominin üretme potansiyeli birbiriyle uzlaşmayacaktır." dedi. Geçen yıllarda Türkiye´de çeşitli alanlarda yapısal reformlar yapıldığını hatırlatan Selçuk, eğitimin bu anlamda bir yapısal dönüşüm yaşamadığını kaydetti. Selçuk, eğitimin bir ekosistem içinde düşünülmesi gerektiğini vurgulayarak, "Eğitimde yapacağımız dönüşümler, bir ekosistem içerisinde, Türkiye´nin ve dünyanın diğer alt sistemleri ile uyumlu olmazsa boşa dönme süreci yaşanacaktır." değerlendirmesinde bulundu.
Toplumun eğitimle ilgili belirsizlik yaşamaması ve gelecek süreci görme imkanı bulması için 2023 Eğitim Vizyonu´nu ortaya koyduklarını hatırlatan Selçuk, "Eğer biz ilkokulda, ortaokulda ekonominin gerekliliklerini, öğretim sürecine yansıtamazsak o zaman biz sadece belirli sınavlarda başarılı olan çocukları anlamak ve onların sınav sonuçlarını değerlendirmek ile yetinmiş oluruz. Bizim yapmamız gereken şey, öğrendiklerini sınav sonuna kadar unutmayan çocuklara başarılı demek değil, öğrencilerin bir yaşam yolculuğu olarak onlara eşlik edecek içeriklerle karşılaşmalarını sağlamak." ifadelerini kullandı. Selçuk, bu kapsamda dijital, teknik, sosyal ve duygusal becerilerin yeniden tasarlanması gerektiğini kaydederek, ekonomik ve demokratik hayatla eş güdümlü şekilde eğitim sisteminde ufuk açacak bir tasarımın uygulanmaya konulması için çalıştıklarını ifade etti.
Üretim kavramının eğitimle ilişkilendirilmesinin önemini vurgulayan Selçuk, "Eğitimin ihtiyaçlarını, sadece endüstrinin ihtiyaçları ile de ilişkilendirmemeliyiz. Bir taraftan da insani gelişimi, insanın kendi varoluşunu, ontolojik çerçevesini de koruma gayreti içinde olmalıyız." dedi. Selçuk, Bakanlığın ortaya koyduğu vizyonun uluslararası ve milli eksenini eş güdümsel şekilde yürütmeye kararlı olduklarını ve çocukları dünya ile rekabet edebilecekleri eğitim yetkinliğine kavuşturmayı hedeflediklerini belirterek, şunları kaydetti: "Bu çalışmalarda mesleki eğitim konusu bizim özellikle vurguladığımız ve merkeze aldığımız konulardan bir tanesi. Bununla ilgili önümüzdeki süreçte, belki yılbaşından hemen sonra toparlayıcı bir çerçeveyi toplumla paylaşma imkânımız olacak. Bütün parametreleri nasıl dönüştürdüğümüzü, mesleki eğitimde yapısal olarak nasıl değişikliğe gittiğimizi ve bunun somut karşılıklarını ortaya koymuş olacağız."